Gece Evi^Nin KaranLık Ve BüyüLü DünYası...
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Gece Evi^Nin KaranLık Ve BüyüLü DünYası...

P.C. Cast Ve KrisTen CasT'ın Elinden Dünyayı peşinden SürükLeyen Yeni WamPir Akımı... Kendinizi ZoEy'in DünyaSına KapTırMaMak İçİn DiKKatLi OLmaLısInıZ...
 
AnasayfaKapıLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Vampirle Görüşme | Vampir Günlükleri 1. Kitap İncelemesi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Stevie Rae Johnson
Yönetici / Yüksek Rahibe / Kırmızı ÇayLak / 3. Sınıf Çaylak / Karanlık Kız
Yönetici / Yüksek Rahibe / Kırmızı ÇayLak / 3. Sınıf Çaylak / Karanlık Kız
Stevie Rae Johnson


Ruh HaLi : EğLenCeLi
Savaş TaraF'Mm : Nyx Tabikide...
Mesaj Sayısı : 465
Puan : 1823

KarakTer Sayfası
Uyarı Seviyesi:
Vampirle Görüşme | Vampir Günlükleri 1. Kitap İncelemesi  241687220/100Vampirle Görüşme | Vampir Günlükleri 1. Kitap İncelemesi  Q6448877883_2263  (0/100)
Başarı Puanı:
Vampirle Görüşme | Vampir Günlükleri 1. Kitap İncelemesi  Expf25/100Vampirle Görüşme | Vampir Günlükleri 1. Kitap İncelemesi  Q6448877883_2263  (25/100)

Vampirle Görüşme | Vampir Günlükleri 1. Kitap İncelemesi  Empty
MesajKonu: Vampirle Görüşme | Vampir Günlükleri 1. Kitap İncelemesi    Vampirle Görüşme | Vampir Günlükleri 1. Kitap İncelemesi  Icon_minitimeÇarş. Tem. 07, 2010 1:43 pm

Vampirle Görüşme | Anne
Rice İncelemesi


Vampirle Görüşme | Vampir Günlükleri 1. Kitap İncelemesi  Thumbnail.php?file=vampirle_gorusme_414001299

Vampir edebiyatında iki temel taş vardır
bence. Biri Bram Stoker diğeri ise Anne Rice… Vampir Günlükleri
serisiyle de Anne Rice bunu bize çok iyi bir şekilde kanıtlamaktadır.

Serinin
ilk kitabı olan Vampirle Görüşme hem edebi açısından hem de içinde
barındırdığı Rice’ın hayal gücü açısından dopdolu bir kitap ve zevkle
okunacak bir eser. Beyazperdeye de uyarlanan kitap daha ilk nefesinde
çıtayı tavan yaptırabilmeyi başarmış.

Gizemli bir vampir ve bir
yazar küçük bir otel odasında oturmuş destansı bir hayat hikayesine
başlarken perdeleri açılıyor kitabın. İlk başlarda karşısındaki adamın
vampir olduğuna inanmasa da etkileyici hızı ve yüzünü görünce korku
doluyor yazarın içini. Hayat hikayesini dinlemek için girdiği otel
odasında öleceğini düşünüyor birden ama vampir sadece anlatamadığı
hayatını açığa sunmak istiyor.

Birden vampirin sözleriyle 1791’li
yılların Louisiana’sına dönüyor hikaye. Varlıklı bir bey olan Louis ve
ailesinin hayatını anlatıyor vampir. Kendi hikayesinin… Kardeşiyle
arasında olanlar, onun ölümü ve asıl hikayenin başlayacağı kişiyi…
Lestat… Yaratıcısı… Kardeşinin ölümünden kendisini sorumlu tutarken bir
nevi kaçma yolu olarak gördüğü ölüm karşısına çıkınca güçsüzlüğünün
esaretine kapılarak vampire dönüşüyor Louis… Onun tek derdi acılarından
ve hatalarından uzaklaşmak olsa da yaratıcısının derdi zenginlik,
saygınlık, rahat bir yaşam… Kısaca Louis’in sahip olduklarını istiyor.

Louis
bir vampir olarak çevresinde olan şeyleri daha iyi bir şekilde idrak
etmeye başladığında yaptığı büyük hatanın farkına varıyor. Ailesine
bakmak ve birde üstüne Lestat ve Lestat’ın kör babasına bakmaya
başlıyor. Emrinde çalışan adamları zaman geçtikçe efendilerinin ve
yanında olan adamın hiçbir değişikliğe uğramadan yaşamaları üzerlerine
tüm teorilerin gelmesine sebep olmaya başlamıştır. Bu sırada Louise
gönlündeki Babbette’yi görmeye gidiyor ve insanları öldürmek
istemediğinden hayvanlarla besleniyordu. Lestat bu konu hakkında Louis’i
zorluyor ve onunla dalga geçiyordu. Bir süre sonra Lestat’ın babası
öldüğünde ipler gerilmeye başlamış ve insanlar artık gündüzleri dışarı
çıkmayan ve durmadan çevrede ölülerin bulunmasından dolayı ikisini de
öldürme planları yapmaya başlamışlardı. Louis ve Lestat onlardan
kaçarken daha önce Louis’in yardım ettiği ve sevdiği kadın olan
Babette’den yardım isterler. Kadının evinde saklansalar da sonuç yine
ölümle biter…

Daha sonra ikisi New Orleans’a kaçarlar ve orada
yaşamaya başlarlar ama bir gün Louis dışarıda sefil bir şekilde
dolaşırken açlığına engel olamaz ve bir eve girer. Küçük bir kız Vebadan
ölen annesinin başında ağlıyor ve Louis’den yardım istiyordur. Louis
ilk önce küçük kıza sarılır ve ısırır onu. Kalbinin hızlı atışlarına bir
süre sonra dayanamaz ve onu ölümle baş başa bırakır. Ama Lestat onu
görmüştür bile. Daha sonra onu ne kadar insan kanı içmeye zorlasa da
Louis vicdan azabıyla gezer ve bir gün Lestat küçük kızı Louis’in önüne
çıkartır. Küçük bir vampir olarak… Claudia…

Louis, Claudia’ya bir
baba, bir sevgili, bir koca olarak bağlanmış ve küçük vampir her an
Louis’in tabutunda onunla birlikte yatmaktaydı. Yıllar geçmiş ve üçü
birlikte yaşarken Claudia’nın ihtiyaçları ve arzuları gelişmeye
başlamıştı. Gerçek bir kadın olmak istiyordu. Ve içinde büyüyen nefret
bir kişiye odaklanmıştı. Lestat…

Her ne kadar Louis yüzünden
vampir olsa da ona olan sevgisi ondan nefret etmesini sağlayamıyordu.
Küçük vampirlerin çok tehlikeli olabileceğini en sonunda bir gece
gösterdi Lestat’a Claudia… Hiç acımadan onun boğazını kesti ve Louis’in
de yardımıyla bir bataklığa attılar onu. İkisi yalnız başlarınaydılar ve
dünyayı dolaşarak diğer vampirleri görmek istiyordular. Tam New
Orleans’tan ayrılacakları sırada karşılarına eski bir dost yine çıkar…

Ondan
sonrası ise birbirlerine daha sıkı bir şekilde bağlanmış iki vampirin
yol maceralarıyla devam eder ve Paris’e gelince işler karışmaya başlar.

“Theâtre
des Vampires”ta izledikleri son oyun hayatlarının dönüm noktası olur.
Bir grup vampir tüm izleyicilerin önünde savunmasız bir kızı
ısırırlarken alkışlar salonu doldurur ama genç kızın ciğerlerini
dolduran hava artık yoktur.

Vampir grubunun başındaki Armand ise
kitabın gizemli yanını oluşturmaya başladığında Claudia, Lousie’den
kendisi için son bir şey yapmasını ister. Louise onu tekr ettiğinde ona
bakacak bir anne… Louis, Claudia’ya olan sevgisinden içindeki son insan
kalıntısını silerek Medaline’i bir vampire dönüştürüyor. Ama Armand bile
onları geçmişten ateşler içersinde gelen bir dosttan uzak tutamıyor.

Armand
ve Louis arasındaki etkileşim Louis’in kurtulmasına yarasa da
Claudia’nın oyunun son perdesi kapanıyor. Louis öfkeyle ateşe verdiği
tiyatrodan ona tutkuyla bağlı olan Armand ile kaçıyor.

İçindeki
tüm tutku ateşi sönmüş bir şekilde dünyayı dolaştıktan sonra Armand ile
birlikte New Orlens’a geri dönüyor Louis… New Orleans eski duygularıyla
beraber eski dostları da geri getirdiğinde Louise ve Armand
ayrılıyorlar, tüm vampirler tarafından dışlanmış bir şekilde…

Hayat
hikayesi bittiğinde yazar pekte hoşnut olmuyor sondan. Daha büyük bir
şey bekliyor ama Louis’in hikayesi orada bitiyor. Her ne kadar onu da
vampire çevirmesini istese de Louise onu küçücük bir şekilde ısırıyor ve
baygınlık geçiren oğlan olduğu yerde sabah uyanıyor. Zihninde eski bir
vampirin adresiyle birlikte…

Kitap bir şaheser… Onu okumak eski
vampir tatlarını insanın içinden yeniden uyandırıyor. Filmi ne kadar
fenomense bu unvanı kitabı hak ediyor. Louise ve Claudia’nın yaşamı
insanı derinden etkilerken ilişkilerdeki farklı tat kitaba bir yön daha
kazandırıyor.

Filmi arasında ise dağlar gibi konu farklılıkları
bulunuyor. Kitap çıtayı daha da yükseltirken Anne Rice insanı önünde
saygıyla selamlatmayı başarıyor…


ALINTIDIR...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://geceeviseries.vampire-legend.com
 
Vampirle Görüşme | Vampir Günlükleri 1. Kitap İncelemesi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Vampir Vittorio | Vampir Günlükleri 11. Kitap İncelemesi
»  Pandora- Anne Rice Sıradan bir APandora | Vampir Günlükleri 12. Kitap İncelemesi
» VAMPİR SOSYOLOJİSİ 415: Çaylak - Vampir İşaretlenmesi
» 12 kitap
» Gece Evi 12 Kitap

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Gece Evi^Nin KaranLık Ve BüyüLü DünYası... :: Vampir Dünyası :: VamPir ALemi :: Anne Rice’ın Vampir Günceleri-
Buraya geçin: